Scorpions - Still Loving You (1984)
Scorpions grubunun kurucusu ve beyni Rudolf Schenker'dir. 1965'te Scorpions grubunu Hannover'de kurduğunda henüz şu an SCORPIONS'ta çalan adamlardan hiç biri yanında yoktu. 1970 yılbaşında (artık neler olduysa) gene Hannover'de Copernicus grubunda gitar çalan (Rudolf Schenker'in küçük kardeşi) Michael Schenker 'Ulan bu grup bana yaramaz. Ben abimin grubuna gidiyorum' dedi ve Copernicus grubunun bestecisi ve vokalisti Klaus Meine'yi de yanına alarak SCORPIONS'a katıldı. Bu olaya Copernicus'un diğer elemanları amma bozulmuştur haa. Tabii Schenker biraderlerin Klaus Meine'yi ikna edene kadar kaç fıçı bira içirdiklerini de asla bilemeyeceğiz. Ya da olayın içinde bir karı dalgası vardı, kimbilir.
Fakat bilinen şu ki, Rudolf Schenker ile Klaus Meine bir araya gelince, başarılı pek çok şarkıya imza edecek ikili de bir araya gelmiş oldu. (Bu olaydan dört yıl sonra Franz Beckenbauer'in kaptanlığındaki Almanya milli takımı finalde Hollanda'yı 2-1 yenip dünya şampiyonu oldu ama bunun konumuzla ilgisi yok. Öylesine söyledim)
SCORPIONS, Lonesome Crow adlı (başarılı kariyerlerinin başlangıcı sayılan) ilk albümünü 1972'de Hamburg'da çıkardı. (Hatırlayacaksınız, o sene Almanya'nın Münih kentinde bir de olimpiyatlar vardı, ama bunun da konumuzla ilgisi yok. Maksat spor olsun)
Daha o zamanlardan kafaya koymuşlar, uluslararası hard rock piyasasında en üste kadar çıkacağız diye. Klaus Meine de bütün şarkılarını İngilizce yazmış bu yüzden. (Siz hiç Almanca rock dinlediniz mi? Doğrusu hiç iyi bir deneyim değil. Dinlemediyseniz, size imrendim bile diyebilirim. Gerçi bir tarihte Nena vardı 'Hilfe! Hilfe, rette mich' ve '99 Luftballons' şarkıları fena değildi. Ama aklıbaşında hiçbir rock müzisyeni Almanca şarkı yapmaz. Hele para kazanmak gibi bir derdi varsa.. )
Kahramanlarımız o yıllarda, Rory Gallagher, Uriah Heep ve UFO gibi gruplarla turneye çıkıp -seyirciyi havaya sokma amaçlı- destek grubu olarak takılmaktalar.
1973 yılına geldiklerinde, Michael Schenker bir İngiliz grubuna gidiyor (kariyer geliştirme mi yoksa maymun iştahlılık mı, orasını karıştırmayın) ve onun yerine Ulrich Roth diye bir delikanlı gruba katılıyor. (Bu adamın Claudia Roth ile bir ilişkisi var mı, onu bilmiyorum)
Fakat o tarihten sonra bunları tutmayın gitsin.. Bütün Batı Avrupa'da , aletlerinin fişini takacak ekipman olan hemen her yerde konser veriyorlar. (Bu cümle, muhtemelen aklınıza gelen şekliyle de doğru) 1974'te çıkardıkları 'Fly to Rainbow'da , daha önce hiçbir Alman grubundan duyulmamış yüksek enerjili ve hızlı bir sound yakalıyorlar. Bu sound, sonradan 'Scorpions stili' diye adlandırılacak olan 'ultra-hard rock tarzının akılda kalıcı melodilerle birleştirilmesi' diye özetlenebilir.
1975 grubun atılım yılı oluyor: In Trance albümleri Japonya'ya kadar ulaşıp SCORPIONmania yaratırken (Japonya deyip geçmeyin, cirosu itibarıyla dünyanın ikinci büyük müzik pazarı) bizim çocuklar KISS topluluğuyla Avrupa turnesine çıkıyorlar. Aynı yıl bir de İngiltere turnesi yapıp, hard-rock'ın doğum yeri sayılan Liverpool'daki Cavern Club'ta sahneye çıkıyorlar. Boru değil yani.
Albümler birbirini kovalıyor, elemanlar ödüle doymuyor. 1978'de araya bir de Japonya turnesi sokuyorlar. Başarının en tepesini buluyorlar. Bu turnenin kayıtları sonradan Tokyo Tapes olarak iki 33'lükten oluşan bir albüm yapıldı. Sonra Ulrich Roth 'Benden bu kadar arkadaşlar..' diyor. Ondan boşlan yeri, Rudolf'un hercai kardeşi Michael Scorpions'a tekrar geri dönerek dolduracaktır, ta ki Matthias Jabs gelene kadar..
Başarılı geçen dünya turlarından sonra, 1981 yılında Blackout şarkısını kaydederken, solist Klaus Meine sesini kaybetti. Grubun başarısına mani olmamak için çekilmek istediyse de, kankaları onu bırakmadılar. Ses tellerine iki ameliyat ve uzun bir antreman sonunda 1982 yılında Klaus bu beladan kurtuldu, hatta daha iyisi oldu: tekrar şarkı söylemeye başladığında daha yüksek oktavlara çıkabiliyordu. Hatta 'ya yoksaa bu adama ameliyatta metal ses telleri mi taktılar?' diye geyik mevzuu bile çıktı.
1988 yılında Leningrad'ta on konser verip toplam 350.000 Sovyet hayranıyla buluşan Scorpions, SSCB'de sahne alan ilk uluslararası hard rock grubu oldu. Bir yıl sonra, 1989'da, Woodstock'tan yirmi yıl sonra, '1988 Scorpions Leningrad konserinin' başarısından etkilenen Sovyet yönetimi, efsanevi Moskova Müzik Barış festivaline yabancı grupları da davet etti. Scorpions'ın açtığı yoldan Bon Jovi, Mötley Crüe, Skid Row gibi gruplar ve tabii ki Scorpions, Rus grubu Gorky Park ile birlikte Moskova Lenin Stadında 260.000 Sovyet müziksevere konser verdiler. Bu havadan etkilenen Klaus Meine 1989 Eylül ayında Wind of Change şarkısını yaptı.
Sonra 1989 Kasım'ında hiç beklenmeyen bir şey oldu: Berlin duvarı yıkıldı!
Wind of Change şarkısının Rusça versiyonunu da yapan grup, çok özel bir hayran daha kazandı: Mikhail Gorbaçov Scorpions'ı Kremlin'e davet etmişti ki, rock müzik ve SSCB tarihinde daha önce böyle bir olay olmamıştı.
Alman hükümetinin özel daveti üzerine, Berlin duvarının yıkılışının onuncu yıldönümü olan 11 Kasım 1999'da, Scorpions Berlin Brandenburg Kapısı önünde Wind of Change şarkısını seslendirirken kendilerine Berlin filarmoni orkestrasının 166 çellosu eşlik etti.
Scorpions'ın maceralarını burada keselim, şarkımıza gelelim:
STILL LOVING YOU şarkısının müziği Rudolf Schenker'e, sözleri Klaus Meine'ye ait. Bu şarkı, 1984 tarihli Love at First Sting albümünde yer aldı. Sonra single olarak da çıktı.
Bu şarkının iki versiyonu vardır, birisi full versiyon olup 6 dakikadan fazla sürerken, diğer versiyon üç buçuk dakika kadardır ve şarkının ikinci kuplesi kısa versiyonda yer almaz.
Şarkımızın teması basit: Kız, adamı terk etmiş. Nedenini ben nereden bileyim? Kadın milleti terketmek istediği zaman bahane sıkıntısı çekmez. (Bu da atasözü gibi oldu, neyse)
Bizim adam da ne yapıyor?
|
|
Tweets by Eskinin_Adami |