George Michael - Careless Whisper (1984)
Henüz eşcinsel olduğunu açıklamadığı için kızlar ona hayrandı. Andrew Ridgeley ile kurdukları Wham ikilisi ortalığı kasıp kavuruyordu.
Ve 1984 yılında George Michael ilk solo single'ı Careless Whisper'i çıkarmıştı.
Kendisi bu şarkıyı 17 yaşında yazmış (1980 yılı oluyor) ama plağını yapmak dört sene sonraya kısmet oldu. Bu arada, George Michael'ın aslında Kıbrıslı bir Rum olduğunu ve asıl adının Georgios Kyriacos Panayiotu olduğunu, 25 Haziran 1963'te Londra'da doğduğunu da belirtmekte fayda var.
1985 yılında yapılan bir röportajda şöyle diyordu:
Bir zamanlar 'HEY' diye bir gençlik ve müzik dergisi vardı.
Günlerden bir gün İlhan İrem'le bu oyunu oynuyorlar ve kulaklıktan 'Careless Whisper'in girişini dinletiyorlar.. İlhan İrem'in yorumu: "Üff, bu şarkının girişinde derin bir huzur var.. Sanki taze bir bahar sabahı gibi... Evet tanıdım, George Michael bu.."
Şimdi "Ne var bunda?" diyeceksiniz.. Şu var: Bu şarkıda huzur falan yok; aksine, sinirli, depresif ve karmaşık bir ruh hali var. İlhan İrem'cim romantik kuşum, o röportajı verince benim gözümde karizmasını çizdirmiş oldu.
(Bu satırları okuyan genç arkadaşlar arasından "İlhan İrem de kim?" diyecek birisi var mıdır acaba? Onlara 'Sazlıklardan Havalanan Bir Ördek' hikayesini de, bilenler bir zahmet anlatıversin artık.)
Şarkıda anlatılan hikaye şöyle:
George Michael, geçmişte kız arkadaşını (en az bir kere) aldatmıştır. Kız bunu öğrenince (doğal olarak) küplere binmiş ve çok uzun süren kavga ve özürler sonucu "Seni son kez affediyorum. Ama bu haltı tekrar yersen, bir daha yüzümü göremezsin" diyerek karakterini ortaya koymuştur. Adamımıza son bir şans vermiştir.
Aradan bir zaman geçer, ama huylu huyundan vazgeçmez. Nitekim, George Michael'ın, manitasının başka bir arkadaşıyla ufak bir kaçamak yapar. Fakat çenesini tutamayan o arkadaşın 'dikkatsiz fısıltıları' sayesinde hadise manitanın kulağına gidiverir (Kör talih!)
George Michael, manitanın duruma uyandığını biliyor. Manita "Bunu bana nasıl yaparsın George?" falan dese "Affet hayatım, şeytana uydum, pişmanım..." falan diyecek. Ama manita hiç ses çıkarmıyor. Adamımız ürkek adımlarla manitayı dansa kaldırır ve son bir dansa başlarlar.
Aralarında sessiz bir soğukluk vardır. George Michael biliyor ki, dans bittiğinde herşey bitmiş olacak, kız onu ebediyen terkedecek. Bizim çocuk da pişman olmuş, özür dilemek istiyor. Hatta kızın elini ayağını öpmek bir yana, kapısında köpek olmaya razı. Ama kız konuyu açmayacak ve özür dileme fırsatı vermeyecektir. (Kaltak!)
George Michael - Careless Whisper (1984) İlişkilerde yaşanan sinirli sessizlik anlarını bilirsiniz.. Adamda ne huzur bırakır, ne ağız tadı. Kendinizi bombok hissedersiniz ama durumu kurtarmak için elinizden bir şey de gelmez. Ne laf edeceğinizi bilemezsiniz. Paso can sıkıntısı. İşte bu şarkının anlattığı budur. Şarkının sözlerini çevirirken biraz esneklik kattım, idare edin lütfen.. CARELESS WHISPER
Time can never mend the careless whispers of a good friend Should've known better
İyi bir arkadaş çenesini tutamazsa, yarattığı tahribatı zaman asla onaramaz Ah eşek kafam.. Niye bunu düşünemedim sanki..
I feel so unsure
I'm never gonna dance again
Elinden tutup seni dans pistine götürürken
Should've known better than to cheat a friend
Aldatmayı ve bana verilmiş şansı harcamayı (Burada, kızın yatakta da çok iyi olduğunu öğreniyoruz. Onun yaptığı numaraları başka kadından göremeyeceğini düşünüp dövünüyor bizim George. Ayıp olmasın diye de, seks yapmak demiyor da, 'dans etmek' diyor. ) Time can never mend the careless whispers of a good friend
I'm never gonna dance again Bu kısmı yukarıda açıkladık ya işte..
Should've known better than to cheat a friend Never without your love (Burayı da açıkladık yukarıda ama son dizeye dikkat.. Ne diyor? Aşkın olmadan asla .. Yani yatak olayı.. Yaa..demedim ben size?) Tonight the music seems so loud
Bu gece müzik de ne kadar gürültülü (Kalabalık ve gürültü var ortamda. Sağlıklı bir dialog oluşmuyor tabii. Garibim de kendini teselli etmeye çalışıyor, neymiş, böylesi daha iyi olmuş. Hadi len! ) We could have been so good together
Ne kadar şahane olabilirdik birlikte (Evet, bak buraya! Terkedilen tarafın psikolojisini işlemiş şair bu dörtlükte. Ne diyor? 'Kimse dans etmeyecek benimle' İlişki bittiğinde terk edilen taraf 'bir daha beni kimse sevmeyecek' ve 'bir daha kimseyi sevemem artık' gibi düşünceler içine düşer. Bu düşüncelerin yaratığı ruh hali, yıkıcı ve üzücüdür ki buna 'ayrılık sonrası sendromu' diyoruz. Ayrılık sonrası travması veya halk arasında 'ayrılık acısı'olarak da bilinir. Bu travma o kadar ağırdır ki, sırf bunu (ayrılık acısını) yaşamamak için aslında çoktan ölmüş bitmiş ilişkilerini ve evliliklerini sürdüren bir sürü insan vardır.. Peki harbi bir delikanlının arkadaşlarına ve dostlarına karşı asli görevlerinden biri de nedir? And I'm never gonna dance again
Should've known better than to cheat a friend Bu kısmı yukarıda açıklamıştık. Niye bir kere daha tekrar ettiriyorsunuz bana yaa?
(Now that you're gone) Now that you're gone
Ah şimdi sen çektin gittin (diye dövünerek ve inleyerek adamımız şarkısını bitirir)
|
|
Tweets by Eskinin_Adami |